27 Haziran 2020 Cumartesi

TÜRK ASKERİNİN GÜCÜ PENÇE KAPLAN OPERASYONU


Son zamanlarda terör örgütünün sınırımızda oluşturduğu güvenlik sorunları sebebiyle ilk önce Pençe Kartal Operasyonu yapılarak havadan terör hedeflerinin vurulmasından sonra Türk Silahlı Kuvvetleri hemen ardından kara operasyonunu olarak Pençe Kaplan Operasyonunu başlattı. Mehmetçik teröristlerin girilemez dediği Haftanin’e girdi.

Haftanin Bölgesi; PKK Terör Örgütünün baskısı nedeniyle sivil halk tarafından boşaltılmış yaklaşık 20 köyden oluşan bir alanı kapsıyor. Haftanin’de; Güli ve Sındi aşiretlerinin yarı yarıya köyleri varken şimdi ise sadece PKK’lı teröristler kol geziyor. Halk defalarca köylerine geri dönmek istese de terör örgütü halkı silah zoruyla bölgeden çıkarıyor. Ayrıca PKK Terör Örgütü tarafından Irak’ın Kuzeyinde 500 köy silah zoruyla boşaltılmıştır.[1]

Haftanin’i önemli kılan özelliği ise terör örgütünün eğitim kampı olmasıdır.[2]  Ayrıca dağa çıkan yeni örgüt üyelerinin toplandığı ve örgütle ilk tanıştırıldığı yerdir. Bir diğer özelliği ise PKK’nın yeni Kandil’i diye nitelendirilen Sincar’a açılan kapı olarak da ön plana çıkmasıdır.[3] Türk Silahlı Kuvvetleri bu bölgeyi hallettikten sonra PKK artık Haftanin’de barınamaz. Çünkü birliklerimiz burada kalıcı üsler kuracaktır.[4] Buradaki amaç örgütün Türkiye ve Suriye’ye ikmal ve lojistik hatlarını kesmektir.  Böylelikle bu bölge halledildikten sonra PKK’nın ikinci kandili olarak nitelendirilen Sincar’a yönelip Türkiye bu PKK meselesini de tarihe gömecektir. Böylelikle PKK terör örgütü en azından Türkiye içerisinde tarihe gömülecektir.

Bu operasyonlar vesilesiyle TSK’nın harekât kabiliyetinin artışını da belirtmeden geçmek istemiyorum. Özellikle TSK’nın içerisine yuvalanmış olan FETÖ’cülerin büyük oranda temizlenmesi sonucunda TSK daha aktif operasyonlar yapmaya başladı. Bu da karar vericilerin elini Libya, Suriye ve Irak örneklerinde görüldüğü üzere dış politikada önemli derecede güçlendirdi. Çünkü Türk Silahlı Kuvvetleri dünya ülkeleri gözündeki caydırıcılık ilkesini daha da güçlendirdi. Libya’da ve Suriye’deki düşük yoğunluklu çatışmalarda başarılı operasyonlar yapması özellikle Libya’nın kaderini değiştirmesinde önemli bir rol oynaması Türk Silahlı Kuvvetlerinin imajını arttırmakla beraber caydırıcılık ilkesini de sağlamlaştırdı.

TSK’nın yurt içinde ve yurt dışında Zeytin Dalı, Fırat Kalkanı, Barış Pınarı, Bahar Kalkanı ve Pençe Operasyon’larındaki başarıları adım adım dünyaca izleniyor. Yapılamaz denilen harekâtların başarıyla yapılması dünyanın şaşkınlığına sebep oluyor. Bu da ister istemez dünyanın Mehmetçikten çekinmesine neden oluyor. Bu sebeple Türkiye’nin her yaptığı operasyona karşı çıkılıyor. Siyasi ve diplomatik baskı yapılıyor. Ancak TSK’nın sahadaki başarılarını masada ve diplomasi de kaybetmeyen güçlü bir siyasi irade var. Bir yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararlı tutumu diğer yandan MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin verdiği destek Türkiye’yi siyasi ve diplomatik olarak güçlü kılıyor. Bunun yanında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve asker kökenli olan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın da yurtiçi ve yurt dışı operasyonlarda verdikleri mücadeleleri de unutmamak gerekir.

Göreve geldiği günden beri teröre karşı etkin mücadele veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun belirttiği sayıya göre yurt içinde 438 terörist kaldı.[5] Bu teröristlerde yok edildikten sonra Süleyman Soylu, Türkiye’de PKK’yı bitiren Bakan olarak tarih kitaplarında yerini alacaktır.
Önümüzdeki günlerde Türkiye’nin terörle mücadele başarısı daha da net görülecektir.



[2] “Komandolar Kuzey Irakta PKK’ya Bitirme Vuruşu”, Türkiye Gazetesi, 18 Haziran 2020
[3]“ Haftanin Neden Önemli?”, Milliyet Gazetesi, 18 Haziran 2020
[4] E. Albay Mithat Işık, “Komandolar Kuzey Irakta PKK’ya Bitirme Vuruşu”, Türkiye Gazetesi, 18 Haziran 2020
[5] Süleyman Soylu, “Yurt İçinde 438 Terörist Kaldı”, Türkgün Gazetesi, 18 Haziran 2020


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Diğer Yayınlar