Türk
milleti olarak İslamiyet’e geçtikten sonra peygamberimize inen ilk emir “Oku”
olduğu için ilme daha çok önem vermeye başladık. Çünkü peygamberimizin
hadislerinde âlimlere ve ilme özendirmek için “Kıyamet gününde âlimlerin mürekkebi ile şehitlerin kanı tartılır,
âlimlerin mürekkebi şehitlerin kanından ağır gelir”1 buyurulmaktadır.
Bu yüzden tarihte birçok önemli buluşları yapan âlimler Türklerden çıktı. Ve bu
âlimler Türk ve dünya medeniyetine çok büyük katkıları oldu.
Günümüzde
değişen eğitim sisteminin neticesinde hem eğitimin devamlılığını sağlamak hem
de Türk ve dünya medeniyetine katkı sağlamak için bu âlimlerin yerini
akademisyenler ve öğretmenler aldı.
Fakat
FETÖ Terör Örgütü mensupları böyle kutsal bir görev alanı olan öğretmenlik
mesleğinin de içine sızdı. 15 Temmuz 2016 darbe ve işgal kalkışmasının
bastırılmasıyla beraber 2022 verilerine göre kamuda FETÖ temizliği yapılarak
125 bin 678 kişi ihraç edildi.2
İhraç
edilen bu kişilerin 41 bin 77’sinin İçişleri Bakanlığı personeli olurken ikinci
sırayı 33 bin 716 ile Milli Eğitim Bakanlığı yer almaktadır. Milli Savunma
Bakanlığından da 13 bin 410 kişi ihraç edildi. Diğer ihraçlar ise diğer kamu
kurumlarından yapıldı.3 Bu verilerden de anlaşılacağı üzere FETÖ’nün
ikinci en büyük yapılanması eğitimde olduğu görülmüştür.
FETÖ’ye
bağlı olduğu tespit edilen özel okullarda kapatılmış ve burada görev yapan
öğretmenlerinde lisansı iptal edilmiştir. Ayrıca FETÖ üyesi öğretmenlerin o
dönemlerde terörün yoğun olduğu Güneydoğu bölgelerinde çok az olması ise dikkat
çeken başka bir husus olmuştur. Devletimizin başarılı operasyonları sonucunda
örgüt şemasının ise genellikle öğretmenler üzerinden sistemleştirilmesi de
dikkat çeken diğer hususlar olmuştur.
Anlayacağınız
FETÖ Terör Örgütü, kutsal bir meslek olan öğretmenliği kendi menfaatleri uğruna
kullanmaya çalışarak bu mesleğin itibarını yerle bir etmeye çalışmıştır. Tıpkı
Türk Silahlı Kuvvetlerinin içine yuvalanan hainlerle bu mesleğe nasıl itibar
suikasti yaptıysa aynı şekilde öğretmenlere de yaptı. Ancak Türk milleti engin
feraseti neticesinde ne peygamber ocağı olan Türk Silahlı Kuvvetlerini ne de ilim
sahibi olan öğretmenleri topyekun zan altında bırakmadı. Hain ile kahramanı en
iyi şekilde ayırt ederek devletinin kurumlarına ve onların şerefli
personellerine sahip çıktı.
Ancak
şu da unutulmamalıdır! Özellikle şu günlerde FETÖ’nün kripto damarından söz
edilirken yeni 15 Temmuzlar yaşamamak için uyanık olunmalıdır. MHP Lideri Sn.
Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında endişelerime katkı sunarak aynen
şöyle bir cümle kurdu: “Hala FETÖ’nün
kripto damarının siyaset, bürokrasi, eğitim, ekonomi, medya ve diğer alanlarda
dip dalga halinde faaliyet içinde olduğunu bilmeyen, duymayan, görmeyen
kalmadı” cümlesi boşa kurulan bir cümle değildir.4
Onun
için hem milletçe hem devletçe hem de devletimizin içinde çalışan memurlar
olarak da dikkatli olmalıyız. Çünkü FETÖ’nün gerçek yüzünü ilk defa ortaya
çıkaran ve FETÖ suikastiyle şehit edilen Tarihçi Necip Hablemitoğlu, FETÖ’nün
karanlık yüzünü deşifre ettiği Köstebek adlı kitabının otuz yedinci baskısının
ön sözünde ve arka kapağındaki tanıtım kısmında aynen şu ifadeler yer alıyor:
“Fethullahçılar, mevcut ekonomik
kaynaklarını, yapılabilecek en akılcı ve en değerli alana, eğitim yatırımına
tahsis ettiklerinden, diğer şeriatçı yapılanmalara kıyasla, ülkemizin sadece
bugününü değil, daha çok geleceğini tehdit etmektedirler. İşte bu yasadışı
yapılanmanın, eğitimin yanı sıra, en az onun kadar önemli olan istihbarat
alanına yönelmesinde, birtakım stratejik gerekçeler rol oynamaktadır.”5
Aynı
kitabın arka kapak tanıtımındaki yazı ise aynen şöyledir:
“(Fetöcüler için) Bunlara karşı olmak, onaylamamak artık
yetmiyor… Her gerçek kamu görevlisinin mağdur olma pahasına, elini taşın altına
koyması; devletimizin, tam bağımsızlığımızın geleceği açısından inisiyatif
kullanırken canının yanmasını, bedel ödemesini göze alması gerekiyor. Çoğunluk
seyrettikçe, mücadele etmek yerine mücadele eder gibi yaptıkça, Fethullah
Gülen’den daha cesur ve namuslu olmadıkça, bilelim ki daha çok Uğur Mumcular,
Ahmet Taner Kışlalılar aramızdan yitip gidecekler”6
Rahmetli
Necip Hablemitoğlu’nun geçmişteki uyarına dikkat etmeliyiz. Bu yüzden
vatanımızın geleceğinin teminatlarını yetiştirenler devletimizin sıkı
denetiminden geçmelidirler. Aynı zamanda KHK ile işten çıkarılmış veya önceden
FETÖ’nün dershanelerinde okumuş ya da orada görev yapmış olanlar özel sektörün
özel öğretim kursları adı altında açılan dershanelerinde ve kolejlerinde dahi
olsalar öğretmenlik yaptırılmamalıdır. Mümkünse özel öğretim veya kolejlerde ya
da devlete atanacak olan memurlara tekrardan güvenlik soruşturması
getirilmelidir. Böylece buralarda görev yapacak öğretmenler güvenlik soruşturmasından
geçirilmeli ve FETÖ bağlantısının olup olmadığı tespit edilmelidir. Ayrıca bu
soruşturmalarda es kaza gözden kaçan bir durum olursa diye de ara ara seçkin müfettişler
tarafından hem özel kurumlarda hem de devlet okullarında denetim yapmalılardır.
Çünkü
öğretmen ve eğitim önemlidir. Nasıl ki vatanın bir karış toprağını kaybetmemek
bizim için önemliyse eğitime ve öğretmenlerin içine sızıntı yerleşmesini
önlemek de o derece önemlidir.
DÜZELTME: Geçen Hafta “FETÖ’nün Eğitim Yapılanması” başlıklı köşe yazımda devlete atanan öğretmenlere de güvenlik soruşturması tekrardan getirilmelidir diye bir ibare kullanmıştım. Sonradan yaptığım kapsamlı araştırmaya göre: “Öğretmenlere yapılan güvenlik soruşturması Anayasa Mahkemesince iptal edilmiş ancak daha sonra meclisten bu kanun değiştirilerek geçirilmiş ve tekrardan devlete atanacak öğretmenlere güvenlik soruşturması getirilmiştir.” Bu hususu düzeltmek istedim. Kamuoyunun bilgisine sunarım.
1 Suyûti,
el câmu’s Sağir, nr 10026; İbn Abdilberr, Camu Beyâni’l- İlm, nr.139.
2 “Kamuda
FETÖ Temizliği”, https://www.trthaber.com/haber/gundem/kamuda-feto-temizligi-125-bin-678-personel-ihrac-edildi-694991.html,
Erişim Tarihi: 30.07.2023.
3 “En
Fazla İhraç Emniyet’te”, https://www.yenisafak.com/gundem/en-fazla-ihrac-emniyette-3443669,
Erişim Tarihi: 30.07.2023.
4 Yıldıray
Çiçek, “Kripto Damar Uyarısı”, Türkgün gazetesi, https://www.turkgun.com/kripto-damar-uyarisi,
Erişim Tarihi: 30.07.2023.
5 Necip
Hablemitoğlu, Köstebek, Pozitif
Yayınevi, Bas:37, İstanbul 2022.
6 a.g.e.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder