İslam ile Ulusçuluk veya Milliyetçilik çelişir mi? İslamcılık nedir? Ulusçuluk nedir? Milliyetçilik nedir? Ziya Gökalp ve Türk milliyetçiliği etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
İslam ile Ulusçuluk veya Milliyetçilik çelişir mi? İslamcılık nedir? Ulusçuluk nedir? Milliyetçilik nedir? Ziya Gökalp ve Türk milliyetçiliği etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Aralık 2022 Cuma

İSLAM İLE ULUSÇULUK VEYA MİLLİYETÇİLİK ÇELİŞİR Mİ?

 


İslam ile ulusçuluk veya milliyetçilik çelişir mi? Sorunun cevabını Türkçülüğün esasları ve yine bir başka eseri olan Türkleşmek, İslamlaşmak ve Muasırlaşmak adlı eseri yazan ve birçok önemli esere imza atan ayrıca Türkçülüğü ve Türk Milliyetçiliğini sistemleştiren Ziya Gökalp’ten vereceğim.

 

Ulusallık duygusu bir kavimde uyandıktan sonra komşu kavimlere de kolayca yayılır. Ulusallık ülküsü önce Müslüman olmayanlarda, sonra Arnavut ve Araplarda ve en sonunda Türklerde ortaya çıktı. Türklerin en sona kalması sebepsiz değildir. Osmanlı Devletini Türkler oluşturmuşlardı. Bu yüzden Türkler ilkin sezgisel bir sakınma ile bir ülkü için var olan bir toplumu tehlikeye düşürmekten çekinmişlerdi. Bunun için Türk düşünürleri, “Türklük yok, Osmanlılık var” diyorlardı. Fakat acıklı denemeler gösterdi ki Osmanlı sözündeki yeni anlamı, Tanzimatçı Türklerden başka kabul eden yoktu. Bu yeni anlamın ileri sürülüşü yalnız faydasız olmakla kalmıyor; devlet ile uyruklar ve özellikle Türkler hakkında pek zararlı sonuçlar doğuruyordu. Sırf uyrukları bir arada tutmak için “Ben Türk değilim, Osmanlı’yım” diyen Türkler, uyrukları anlaşmaya razı edemeyeceklerini sonunda pek acı bir şekilde anladılar. Artık ulusallık duygusunun egemen olduğu bir memleketi, ancak ulusallık zevkini benliğinde duyanlar yönetebilirdi. (Ziya Gökalp, Türkleşmek İslamlaşmak Muasırlaşmak, Bordo Siyah Yayınları, İstanbul 2010, s. 22 – 24)

İşte bu yazıda anlaşıldığı gibi Türkler son ana kadar Osmanlı içerisindeki diğer etnik unsurlar dağılmasın diye kendi kimliğini gizlemiş onları Osmanlılık vatandaşlığı altında toplamaya çalışmış ancak esen milliyetçilik akımı diğer etnik unsurları çoktan Osmanlı’dan koparmıştı. Üstüne bir de Osmanlı’yı yıkmış ve yok etme durumuna getirmiştir. Bu sebeple Türklerde kimliklerini kullanmaya başlamış ve Türkçülük fikriyatını ortaya atıp Türk milliyetçiliği yapmışlardır. Ancak şunu belirtmem gerekir ki Türklerin Türk milliyetçiliği bir kavme husumet amaçlı ya da bir kavmi yok etmek amaçlı ortaya çıkmamıştır. Örneğin Almanya’nın Nazizim milliyetçiliği Yahudileri yok etmek amaçlı çıkmıştır. Aslında Türk milliyetçiliği haricindeki tüm milliyetçilikler hep başka kavme husumet amaçlı çıkmışken bir tek Türk Milliyetçiliği kendisini koruma refleksi olarak ortaya çıkmıştır. Çünkü Türkler o dönemde vatan elden giderken susup oturup vatanın elden gitmesini mi bekleyecekti? Bu nedenle mecbur kalıp Türkçülük ve Türk Milliyetçiliği yapıp mücadele ettiler. Belki Osmanlı İmparatorluğunun çöküşünü durduramadılar ama bugünkü Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasını sağladılar.

 

Ancak zaman içerisinde Türklerde ulusçuluk duygusu uyanmaya başlayınca, Türk sözcüğü başka tür saldırılara da uğradı. Hülâgu’nun vahşice zulümleriyle Türkçülük arasında bir ilişki varmış gibi saldırı hileleri yapıldı. Bir yandan da Türkçülük İslamcılığa aykırı olmakla suçlandı. Oysa Türkçülerin amacı, çağdaş bir İslam Türklüğüdür. Türkçülerin ulusçuluk ülküsü, Türklükse; ümmet ülküsü de İslamlıktır. Yani Türkçülük aynı zamanda İslamcılıktır. Yalnız Türkçüler, İslam ümmetçisi olarak kendilerini “İslam Milliyetçilerinden” ayırt ederler. Çünkü İslam kavimlerinde ulusallık duygusunu ortaya çıkarmayan böyle doğal olmayan bir birleşmeyi bu gün ne Türkler ve Araplar ne Hintliler ve Afganlarlılar ne Berberiler ve Farslar kabul edebilirler. Türkler, ulusal ülkülerini güçlendirmek için dindaşları ve yurttaşları olan hiçbir kavme karşı “ulusal kin” duygusu aşılamaya yeltenmediler. İslam ümmetçiliğini anlamamış olan Abdullah Nedim’lerin, Fraşerli Naim’lerin bu yanlış yoluna gitmediler. (Ziya Gökalp, Türkleşmek İslamlaşmak Muasırlaşmak, Bordo Siyah Yayınları, İstanbul 2010, s. 61 – 62)

 

Türkçülüğü ve Türk Milliyetçiliğini sistemleştiren Ziya Gökalp’in bu eserinden de anlaşıldığı üzere Türkçülüğün ya da Türk Milliyetçiliğinin İslam karşıtlığı değil bizatihi İslam ile iç içe olduğunu anlıyoruz. Bu yüzden Türk Milliyetçiliğini, İslam karşıtı gibi gösterenlere de itibar etmiyoruz ve etmemenizi de tavsiye ediyorum.


 

 


Diğer Yayınlar