1 Aralık 2024 Pazar

OSMANLI İMPARATORLUĞU’NUN ÇÖKÜŞÜ


 

19. yüzyılda dünya; siyasi, ilmi, teknik ve ekonomik yönden büyük değişiklere sahne olmuştu. Çünkü Osmanlı İmparatorluğu eski ihtişamlı günlerini geride bırakmış yenidünya düzenine ayak uyduramamış ve Viyana kapılarından dönerek 1699 Karlofça Antlaşması ile 238 yıllık geri çekiliş sürecine girmiştir. Bu süreçte ortaçağ karanlığındaki Avrupa atılım yapmış ve Osmanlı İmparatorluğu’nu her alanda zor durumda bırakarak en sonunda açık Pazar yani sömürge durumuna düşürmüştür.

Avrupa’nın coğrafi keşifleri gerçekleştirmesi ile başta sömürdüğü Afrika ülkelerindeki altın, elmas ve çeşitli yer altı kaynaklarını ülkelerine kaçırmasıyla Avrupa kıtası zenginleşmişti. Bu zenginleşme sürecini reform ve rönesans hareketleri izlemiş Rönesans hareketleri ile sanat, bilim, edebiyat alanında yenilikler yapılmış ve Hümanizm yani insancıllık akımı ortaya atılarak Avrupa eskiçağdaki eserleri inceleyerek ve üzerine katarak bilimde ilerleme kaydetmiştir. Bu sayede kilisenin etkisi kırılmış ve reform hareketleri başlamıştır. Bu gelişmelerde Avrupa’da skolastik düşüncesinin yıkılmasıyla beraber bir Aydınlanma Çağı’nın oluşmasına neden olmuştur. Bu aydınlanma çağıyla bilimin daha da gelişmesi sonucunda buharlı makinelerin gelişmesi ve en nihayetinde Sanayi Devrimi’nin yapılmasıyla üretim insan kol gücü yerini makineye bırakmış ve üretimde artış sağlanmıştır. Fakat üretim için gerekli hammaddeler karşılanması için dünya devletleri kendi toprakları ve hatta kendi kıtaları dışındaki ülkeleri sömürmek için kendi aralarında sömürgecilik yarışına girmişlerdir.

İşte bu sebeple çağın gerisinde kalan o yıllarda sanayi devrimini gerçekleştiremeyen ipek ve baharat yollarının öneminin kalmadığı ve halen tarımda makineler yerine insan kuvvetinin kullanılması Osmanlı Devleti’ni çöküşe geçiren başlıca sebepler olarak karşımıza çıkarmıştır. Bir de 1789 Fransız ihtilaliyle birlikte milliyetçilik akımıyla her millete ulus devlet fikriyatı yayılınca Osmanlı İmparatorluğu parçalanarak toprak kaybetmeye ve ayrıca açık pazar haline gelmişti. Devletin yıkılmaması için birçok ıslahatlar yapılmış, fermanlar yayınlanmış, fikir akımları ortaya atılmış ancak hiçbirisi Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşünü durduramamıştır. Bu süreç dünya devletlerini ve imparatorlukları Birinci Dünya Savaşına götürmüş ve 1914 yılında başlayan Birinci Dünya Savaşı 1918 yılında Osmanlı ve ittifak kurduğu devletlerin yenilmesi ile sonlanmıştır. Osmanlı imparatorluğu Çanakkale Cephesi hariç tüm cephelerde yenilmiş ve 30 Ekim 1918 günü Mondros Mütarekesini imzalayarak savaştan yenik ayılmıştır. Bundan sonraki süreçte Osmanlı İmparatorluğu’nun toprak kayıpları artmış ve sıkıştığı Anadolu coğrafyası ile işgale uğramaya başlamıştı.    

Afet inan eserinden işgallerle ilgili şu bilgileri vermiştir:

“İşgaller, denizden ve karadan 1 Kasım 1918 tarihinden itibaren başlamıştır. Hatta Musul ve İskenderun gibi mütareke olduğu tarihte Osmanlı ordusunun elinde bulunan yerler bile alınmak istendiğinde buna karşı gelen kumandanlara İtilaf kuvvetleri 7. Maddeye göre hareket ettiklerini bildirmişlerdir. Irak sınırında General Ali İhsan, Suriye sınırında ise Yıldırım Orduları Grubu Kumandanı Mustafa Kemal bulunuyordu. 13 Kasım 1918’de itilaf devletlerinin savaş gemilerinden kurulan büyük bir filo Çanakkale boğazını geçerek İstanbul’a girmiştir. İstanbul resmen işgal olmasa da fiilen işgal edilmiş oluyordu. Osmanlı hükümetine ait birçok resmi ve özel binalara el konulmuştu. Diğer taraftan Anadolu içlerindeki merkezler olduğu gibi Karadeniz ve Akdeniz kıyılarındaki yerler de işgal ediliyordu.” (Afet İnan, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Devrimi, Türk Tarih Kurumu, Ankara 2020, s.22) 

Tüm bu zorluklar ve işgaller karşında Türk milleti susmamış ve bulunduğu bölgeleri korumak için halkça teşkilatlanıp Kuva-yı Milliye’yi kurarak bağımsızlık mücadelesine başlamışlardır. Sonrasında düzenli orduya geçilerek işgalciler yurttan atılmış ve Lozan Antlaşması imzalanarak yeni devletimiz olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti tüm dünyaya tanıttırılmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Diğer Yayınlar